Skip to content

Ord. Prof. Dr. Ali Fuat Başgil’de İlim Adamı Duruşu

Türk Ocakları Samsun Şubesi 2015 Bahar dönemi programına Araştırmacı Yazar-Şair M. Halistin KUKUL tarafından verilen “Ord. Prof. Dr. Ali Fuat Başgil’de İlim Adamı Duruşu” konulu konferansla başladı. Şube başkanı Prof. Dr. K. Tuncer ÇAĞLAYAN tarafından yapılan açış konuşmasında 23 yıl önce Ermeni katiller tarafından vahşice şehit edilen Karabağ’daki Hocalı şehitlerimiz rahmetle anıldı. Çağlayan konuşmasında katillerin suçları sabit olduğu halde serbest bir şekilde hayatlarını sürdürmesi ve uluslararası hukuku temsil iddiasında bulunan kuruluşların herhangi bir adım atmamasının Batının mazlumların Türk ve Müslüman olması halinde vicdanlarının sağırlaşmasını gösteren çarpıcı bir örnek olduğuna dikkat çekti.  Meselenin çözümünün Türk devletlerinin işbirliği ile ancak silahla çözülebileceğinin görüldüğünü söyleyen Çağlayan bu doğrultuda hazırlıkların bir an önce yapılması gerektiğine vurgu yaptı. .

Konuşmasına,  “Ali Fuat Başgil, değerini hâlâ kavrayamadığımız ilim ve fikir adamlarımızın başında gelir” diyerek başlayan M. Hâlistin Kukul konuşmasında Başgil’in hayatından kesitler sunarak bugünün gençliğine ilham kaynağı olduğunu/olması gerektiğini söyledi.

Birinci Cihan Harbi’nin başlaması üzerine, dört buçuk yıl Kafkasya Cephesi’nde fiilî olarak askerlik yapan Ord. Prof. Dr. Ali Fuat Başgil,   ilmî sahalarda yazdığı eserler yanında, “örnek ilim adamı vasfı ve tavrıyla” siyâsetçilere de yol göstericiliğini sürdürmüştür. İlim adamı duruşu; nezaketi ve tevâzûyu elden bırakmadan, fikrî bakımdan tâviz vermeyiş, yalpalamayış, adamına göre söz söylemeyiştir.

Biz, bu bakımdan, Başgil Hoca’yı bir numûne olarak takdîm etmek istiyoruz.”

Başgil, fikrî muarızı olan İsmet İnönü / CHP  ve  27 Mayıs 1960 İhtılâli sonrasının paşaları olan  Özdilek-Ulay cephesine karşı olduğu  gibi, aynı dünya görüşünü paylaştığı Bayar- Menderes- Fatih Rüştü Zorlu’ya  karşı da aynı ilim adamı duruşunu ortaya koymuştur.

Bu hususta; 1946 yılında DP’nin kurulması sıralarında, Celâl Bayar’ın, kendisini de aralarında görmek istemesi- tabiî ki milletvekilliği teklifi- üzerine söylediği şu sözler ne kadar ibret vericidir:

“Efendim ben, üniversitede hoca kaldıkça, fikir istiklâlimi muhafaza etmek kararındayım. Tâ ki yarın iktidara geldiğiniz zaman müsaadenizle, sizleri de tenkit edebileyim. Bu hususta beni mazur görünüz.”

Başgil Hoca’nın bu sözleri, 1960 yılı başlarında, Bayar ve Menderes’e yapmak zorunda kaldığı  îkâzlarla gerçek olmuştur.

Konferansın sonunda soru-cevaplarla tamamlanarak Türk Ocakları Samsun Şube başkanı Prof. Dr. Kaya Tuncer Çağlayan, Av. Necati BULUTAY ve Prof. Dr. Musa SARICA tarafından Halistin KUKUL’a plaket ve Türk Ocağı kupası takdim edildi.

Fotoğraflar için tıklayınız…

This Post Has 0 Comments

Bir yanıt yazın

Back To Top